Ögeler etikete göre görüntüleniyor: Kentsel Dönüşüm

Almanak 2008İstanbul, yüzyıllar boyunca pek çok imparatorluğa başkentlik yapmış, önemli bir şehirdir. Cumhuriyet’in kurulmasıyla birlikte başkentin Ankara’ya taşınmasına rağmen, ekonomik, sosyal, tarihsel,  kültürel ve turistik açıdan hâlâ Türkiye’nin en önemli kentidir. İstanbul’un da dahil olduğu büyük kentlerin temel sorunlarından birisi de gecekondulardır. 1980’li yıllarda Türkiye’de uygulanan neo-liberal politikalarla birlikte gecekondu alanları birer kâr ve rant kaynağı olarak görülmeye başlamış; özellikle 1990’lı yılarda gündeme gelen kentsel dönüşüm projeleri, 2000’li yıllarda yasal bir statüye kavuşarak uygulama safhasına geçmiştir.

Kentsel dönüşüm projelerinin uygulandığı mahallelerden birisi ise İstanbul’da Romanların ağırlıklı olarak yaşadığı, Fatih ilçesine bağlı, Sulukule Mahallesi’dir. Hükümet ve yerel yönetimler, bu mahalleyi yıkarak burada kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde yenileme çalışmaları yapmaktadırlar. Bu projenin romanların yerleşim ve yaşam mekanları ile kültürleri ve kentin tarihsel hafızası üzerinde olumsuz etkileri vardır. Çünkü bu projenin amacı Romanların yaşam alanlarını ve koşullarını düzelterek onların yaşam kalitelerini yükseltmek değildir. Amaç, Romanları kentin 40 kilometre uzağına taşıyıp onların yaşadığı bölgeyi ellerinden alarak ve devlet eliyle soylulaştırma uygulaması yapılarak rant yaratacak mekanları küresel sermayenin ihtiyaçları ve talepleri doğrultusunda yeniden biçimlendirmektir. Elbette teorik olarak Romanların da yenilenen Sulukule’den kendilerine ev alma imkanları vardır. Fakat pratikte, işsizlik ve düzenli gelir yetersizliği ve yoksulluk gibi sebeplerle pek çok Roman’ın buradan daire almaları neredeyse imkansızdır.

Ek bilgiler

  • Yazar Nilüfer Korkmaz
  • Yıl 2008
Yayınlandığı kategori Kentleşme

Almanak 2007Bugün Türkiye’de “kentsel dönüşüm” adı altında konuşulan ve üzerine tartışılan konu, aslında eski gecekondu alanları ile gerilemiş tarihi kent merkezlerinin yeniden yapılandırılmasını hedeşeyen kentsel bir politikanın programıdır. “Kentsel dönüşüm” kavramsal olarak “kentsel sorunların çözümünü sağlayan ve değişime uğrayan bir bölgenin ekonomik, Şziksel, sosyal ve çevresel koşullarına kalıcı bir çözüm sağlamaya çalışan kapsamlı bir vizyon ve eylem” olarak tanımlanmaktadır.1 Bir başka tanım ise kentsel dönüşümün, kentsel bozulma süreçlerini daha iyi anlama ihtiyacından doğduğunu belirterek, gerçekleştirilecek dönüşümü, elde edilecek sonuçlar üzerine kurulan bir uzlaşma olarak tanımlar. Gerek yaygın tanımlarda gerekse eleştirel yaklaşımlarda, bir kentsel alanda yitirilen ekonomik etkinliğin yeniden kazanılması açısından kentsel dönüşümün önemi veya yetersizlikleri üzerinde durulmaktadır.

Kentsel dönüşüm politikasının belirlenmesinde genel bazı ilkeler çokça tekrarlanmaktadır: Ekonomik ve sosyal politikalarla uyum; yerel ihtiyaçlara yanıt verme; yeni iş olanakları yaratma; yaşayanları yerinde tutma ve amaçlardaki açıklık gibi. Buna rağmen merkezi yönetimin aşırı kontrolü, sosyal boyutun zayıf kalarak dönüşümün emlak geliştirme ekseninde ilerlemesi, katılım sürecinde yerleşik halkın etkin olamaması gibi konular sorun olarak yaşanan boyutlardır. Özel sektörün, yatırımcı olarak bu alana çekilmek istenmesi ise sosyal politika oluşturmayı baskı altına alan, hatta rant yaratan proje seçeneklerini öne çıkarabilmektedir. Yaşayanları yerinde tutma amacı da bu nedenle gerçekçi olamamaktadır. Çünkü yaşayanların ekonomik gücü yaratılan yüksek ekonomik değeri karşılamayacaktır. Kentsel dönüşüm en zor ekonomik ve sosyal sorunların çözülmeye çalışıldığı bir programdır. Dolayısıyla katılım süreci yerleşik halkın yanı sıra kamu sektörü, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları gibi taraşarın oluşturduğu ortaklıklarla olmaktadır. Ama bu ortaklık katılımın Şkir birliğinin sağlanmasının zorlaşması ile hiyerarşik bir hale dönüşüp, merkezi bir belirlemeyle özel sektörün-girişimcinin önceliklerini gözetebilmektedir. Bu genel bir eğilim olarak özel sektörün beklentilerini besleyen bir durumdur.

Ek bilgiler

  • Yazar Besime Şen
  • Yıl 2007
Yayınlandığı kategori Kentleşme

Almanak 2006Türkiye’de kentsel dönüşüm, son yıllarda en sık kullanılan kavramlardan biri haline gelmiş, şaşırtıcı biçimde siyasal, mesleki ve akademik gündemin en üstüne yerleşmiştir. Kentsel dönüşümün, kentsel sorunların çözümünde en geçerli çözüm olarak savunulmasının yanında, kentsel gelişmenin, hatta ulusal gelişmenin en önemli araçlarından biri gibi sunulması onun siyasal söylemlerde sıklıkla kullanılmasına yol açmıştır. Mesleki açıdan da bakıldığında, gün geçtikçe kentsel dönüşüm kavramının yeniden kavranmaya ve uygulama yöntemlerinin daha çok tartışılmaya başlandığı görülmektedir. Söz konusu kavramın gündemde bu kadar yer işgal etmesi, doğal olarak akademik ilgiyi de bu alana çekmiştir. Kavram, tanımlanmaya çalışılarak, kentsel dönüşüm süreci açıklanmak istenmiştir. Bu çalışmada da söz konusu kavramın gündeme gelmesinin nedenleri araştırılarak, kentsel dönüşümün amaçları konusuna odaklanılacak ve bu amaçlar sınışandırılarak özellikle kentsel dönüşümün siyasal/ideolojik arkaplanı ortaya konulmaya çalışılacaktır.

Yukarıda belirtilen amaç çerçevesinde ilk olarak kentsel dönüşüm kavramı tanımlanmaya çalışılacak, kentsel dönüşümü ortaya çıkaran koşullar, gereksinmeler ortaya konulacaktır. Kentsel dönüşümün amaçları sınışandırılarak açıklandıktan sonra, dünyadan ve ülkemizden uygulama örnekleri analiz edilecektir. Son olarak ise, kentsel dönüşüm sürecinde ortaya çıkan sorunlar tartışılacaktır

Ek bilgiler

  • Yazar Murat Kayıkçı
  • Yıl 2006
Yayınlandığı kategori Kentleşme
Ara...