İSTANBUL’A YAĞMUR YAĞDI

Almanak 20092009 yılı Türkiye için sel ve taşkınların gerek sayıca gerekse yarattığı sonuçlar bakımından son yıllar ortalamasının üstünde etkilerinin olduğu bir yıl oldu. Bazı bölgeler 2009 yılında birden fazla sayıda sel ve taşkın yaşadı. İstanbul nüfus ve yapılaşma yoğunluğu nedeniyle bu sellerden en çok etkilenen il oldu. Türkiye’de ve İstanbul’da bu yaşananlar afet olarak tanımlandı. Evet, yaşananlar bir afetti, ancak afet olan yağmur yağması mı, yağmur sonucu oluşan sel ve taşkınlar mı, yanlış arazi kullanımı ve buna bağlı yanlış kentleşme mi ya da başlı başına kentleşmenin kendisi mi?

Birçok doğa olayında olduğu gibi, sel ve taşkınlar da insanla buluştuğu zaman afet haline dönüşürler. Okyanusun ortasında oluşan çok şiddetli bir deprem nasıl bir afet oluşturmaz ise aşırı yağış da insanla buluşmadığı zaman afet haline dönüşmez. Öyle ise 8-9 Eylül 2009 tarihinde İstanbul’da yaşanan afetin asıl nedeni yağmur mu yoksa İstanbul boyutunda bir kent yaratmak mı?

Neden İstanbul boyutunda bir kentte yaşıyoruz?  İçinde yaşadığımız ekonomik sisteme bağlı olarak, mekân ya da başka bir deyişle gayrimenkul, barınma ihtiyacının karşılandığı bir olgu olmaktan çıkıp sermayenin yatırım aracı haline dönüştüğü için mi?

Bu soruların yanıtını bulabilmek amacıyla, birçok kurum ve kuruluş gibi TMMOB Orman Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi ve Türkiye Ormancılar Derneği tarafından oluşturulan komisyon aracılığıyla, sel ve taşkınların yaşandığı havzalarda 24-25 Eylül 2009 tarihlerinde incelemelerde bulunduk.

Ek bilgiler

  • Yazar: Besim Sertok
  • Yıl: 2009
  • Kurum: TMMOB Orman Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı
Ara...