HİTİTLER DÖNEMİNDE ANADOLU’DA “NAMUS”/KADIN CİNAYETLERİ

Almanak 2006“Ünlü İran Şahı Şehriyar, adamlarıyla birlikte sürek avına gittiği bir sırada, karısı hizmetkârlarıyla birlikte saraydaki erkek kölelerle aşk yaparak onu aldatır. O sırada kısa bir süre için Şah’ı ziyarete gelen ve bir başka kentin kralı olan kardeşi, uzun bir tereddütten sonra gördüğü bu manzarayı ağabeyine anlatır. Bunun üzerine Şah, bir gün sürek avına çıkar ve aniden geri dönerek baskın yapar. Olaylara bizzat kendisi de tanık olur. Korkunç bir intikam duygusuna kapılan Şehriyar, karısının, olaya karışan hizmetkârların ve kölelerin başını vurdurur. Çok sevdiği karısı tarafından aldatılmanın acısını bir türlü içinden atamayan Şah, giderek tüm kadınlara karşı kin ve öç alma duyguları beslemeye başlar. Her gece bir bakire kızla beraber olup gün ışığı doğar doğmaz onu idam ettirir. Bu uygulama birkaç yıl sürdükten sonra, Şah’ın ülkesindeki tüm genç kızlar ya öldürülmüş ya da başka ülkelere kaçırılmış olur. Geride yalnızca Şah’ın vezirinin iki güzel kızı kalmıştır. Şah, vezirinden her zamanki gibi kendisine bir kız bulmasını ister. Her yeri aradığı halde Şahına kız bulamayan vezir, çaresiz kalarak konuyu büyük kızı Şehrazat’a açar. Babasının zor durumda olduğunu gören Şehrazat, Şah’la beraber olmayı kabul eder. Çok güzel ve kültürlü bir kız olan Şehrazat, Şah’la seviştikten sonra ona okumuş olduğu kitaplardan aklında kalan çok ilginç masallar anlatır. Fakat gece bittiği halde Şah’ın çok hoşuna giden bu masallar bitmez. O zamanki inanışa göre gün ışığı varken masal anlatmak uğursuz sayıldığı için Şah, genç kızdan masallara bir sonraki gece devam etmesini ister. Şehrazat birbirinden ilginç o kadar çok masal bilir ki, Şah’ın büyük bir ilgiyle dinlediği bu masalların anlatılması “bin bir gece” sürer. Geçen bunca uzun süre içerisinde üç çocukları olan Şehriyar ve Şehrazat birbirlerine derin bir sevgiyle bağlanırlar. Şah tüm kadınların kötü ve ahlâksız olmadıklarını kendisine uzun beraberlikleri sırasında kanıtlayan Şehrazat’ı bağışlar ve onunla evlenir.”

[1]

 

[1]  Sefa Şimşek, Törelerin Aynasında Doğu ile Batı: Kan Davası ve Düello Gelenekleri, Asa Kitabevi,  Bursa, 1998, s. 144–145.

Ek bilgiler

  • Yazar: Tülin Bozkurt
  • Yıl: 2006
Ara...