Türkiye’de sağlık hizmetleri 2003 yılından bu yana önemli bir “dönüşüm” geçiriyor. AKP Hükümeti’nin “Sağlıkta Dönüşüm Programı” olarak adlandırdığı bu “reform” paketinin temel bileşenleri şu adımlardan oluşuyor:
- Sağlık hizmetlerinin finansman ve sunumunun ayrılması.
- Sağlık harcamalarının Genel Sağlık Sigortası (GSS) ile finanse edilmesi.
- GSS kapsamındaki nüfusa verilecek sağlık hizmetlerinin Temel Teminat Paketi (TTP) ile sınırlandırılması.
- Birinci basamak sağlık hizmetlerinin temeli olan sağlık ocaklarının tasfiye edilerek “Aile Hekimliği” modeline geçilmesi.
- Sağlık Bakanlığı’nın sağlık hizmeti sunumundan çekilmesi.
- Kamu hastanelerinin “Sağlık ‹şletmeleri”ne dönüştürülmesi.
- Özel sağlık sektörünün teşviki ve kamusal kaynakların hizmet satın alınması yoluyla özel sektöre aktarılması.
Sağlıkta “Dönüşüm” Programı’nın vatandaşlar açısından iki önemli çıktısı oldu.
Bir yandan “bütün hastaneleri vatandaşlara açıyoruz” propagandasıyla özel sağlık kurumlarına yönlendirildiler; diğer yandan yeni “katılım payları”, “ilave ücretler”, “fark ücretleri” ödemek zorunda kaldılar.